Elazığ'da erkenci siyah üzümde hasat zamanı
Türkiye'nin üzüm konusunda sayılı illeri arısında yer alan ve coğrafi işaretli ürünleri bulunan Elazığ'da, son yıllarda denenen İlkeren ve Prima cinsi erkenci üzüm hasadına başlandı.
Türkiye’nin üzüm konusunda sayılı illeri arısında yer alan ve coğrafi işaretli ürünleri bulunan Elazığ’da, son yıllarda denenen İlkeren ve Prima cinsi erkenci üzüm hasadına başlandı.
Türkiye’de üzüm konusunda sayılı illeri arasında yer alan Elazığ’da yaklaşık 110 dönümlük alanda yıllık 85 bin ton civarında rekolte elde ediliyor. Özellikle üzüm bağları ile dikkat çeken ve sofralık üzümün yoğun olarak yetiştirildiği Elazığ’ın Hoşköy köyünde Temmuz ayı sonu itibariyle tatlı bir telaş başladı. Trakya bölgesinden getirilen İlkeren ve Prima cinsi bağlarda erkenci üzüm hasadını yapan bağ sahipleri, sıcak hava da yoğun mesai harcıyor. Üzüm yetiştiricileri bu senenin geçen seneden daha iyi olduğunu belirtirken, erkence üzüm için çalışmalarını sürdüreceklerini aktardı.
Üzüm yetiştiricilerinden Aytaç Göktan, “110 bin dönümlük üzüm bağlarıyla yıllık 85 bin ton üzüm kapasitesi ile Türkiyenin önemli cazibe merkezlerinden birisiyiz. Bizde üzüm hasadı genelde Eylül ayında başlar. Bu üzümlerle üzüm hasadının mevsimini biz Temmuz ayına çekmeye çalışıyoruz. Bu üzümler Trakya İlkeren ve Prima iki çeşit erkenci üzümümüzü yetiştirdik. Bunları bölge insanına tavsiye ediyoruz. İnşallah gelecek dönemlerde daha iyi seviyelerde bahçeler yetiştirip halkımızın hizmetine sunacağız. Bende şuanda 27 dönüm arazi var bunların 5 dönümü erkenci üzüm bağıdır. Bunun yanında bölgemizin kendi erkenci üzümleri de var. Ternebi üzüm gibi ama bunların siyah olması daha fazla cazibe oluşturuyor. Siyah üzüm biraz daha piyasada tutulan bir üzüm. Biz bu üzümleri de araştırma yaparak bölgemize uyup uymayacağını araştırdık bir riskti bu riske girdik ve zaman içerisinde yetişti. Üzümün kaliteli ve piyasada tuttuğunu görünce daha da arttırmayı düşünüyoruz” dedi.
Geçen seneye oranla üzümlerin biraz daha fazla olduğunu aktaran Göktan, “Halimizden memnunuz. Üzüm piyasası pandemi ve depremden dolayı hayal kırıklığı olmuş gibi gözükebilir ama aslında öyle değil. Sonuçta gıdanın tüketileceğini düşünüyorum inşallah vatandaşımız emeğinin karşılığını alacaktır. Hoş Köyü ve civar köyler genelde üzüm üretimi ile ilgilenen insanlar. Bu köylerin yüzde 90’ı üzüm ve üzüm ürünleri üretiyorlar. Bunun yanında orcik ve pestilimizde gayet kaliteli ve meşhurdur. Bölgemiz üzümcü bununla da gurur duyuyoruz. Türkiye’nin her tarafına hitap ediyoruz. İnşallah gelecek dönemler de daha çok ve daha verimli çalışmalarla Türkiye’nin her tarafına hitap etmeyi arzu ediyoruz” diye konuştu.