Gürsel Erol Mecliste Elazığ'ın Sorunları Hakkında Konuştu, Neler Dedi Neler !

CHP Elazığ Milletvekili Gürsel Erol 10 Şubat 2021 Tarihli Meclis Grup Toplantısında CHP Adına söz alarak kürsüde Elazığ'ın sorunlarını dile getirdi. Öyle bir konuşma yaptı ki , bakın neler dedi neler.

Youtube Kanalı
Youtube Kanalı
Abone Ol
Gürsel Erol Mecliste Elazığ'ın Sorunları Hakkında Konuştu, Neler Dedi Neler !

Sayın Başkanım, sayın milletvekilleri; hepinizi saygı ve sevgiyle selamlıyorum.

Ben bugün sizlere Elâzığ'da yaşanan mağduriyetleri anlatmak istiyorum aslında. Önce siyasi mağduriyetlerden başlamak isterim. Elâzığ AK PARTİ'nin kurulduğu tarihten bugüne kadar şartsız ve koşulsuz AK PARTİ'ye sürekli destek veren bir il. İşte ben seçilinceye kadar sürekli 5 milletvekilinin 5'i AK PARTİ'de; İlde belde, ilçe ve şehir merkezi olmak üzere toplam 20 belediyenin 15'i sürekli AK PARTİ'de. AK PARTİ'nin bölgede en güçlü olduğu illerden biri ve Elâzığ halkı on dokuz yıldır sürekli AK PARTİ'ye bölgede en fazla destek veren il olduğu hâlde ne yazık ki Hükûmetin uygulamalarından, yatırımlarından, siyasi tercihlerinden yeter ölçüde karşılık almış bir il değil. Bunu şöyle açıklamak isterim: Bölgede Elâzığ dışındaki çevre tüm illerimizde her dönem bakanlar çıktı AK PARTİ'den. Malatya'dan bakanımız çıktı. Sivas'tan bakan çıktı, Erzincan'dan bakan çıktı, Diyarbakır'dan bakan çıktı. Gaziantep'ten, Maraş'tan, Van'dan yani bölgenin tüm illerinden AK PARTİ'nin bakanları atandı ama Elâzığ'dan hiç bakan atanmadı ve şöyle: Bundan önceki tüm hükûmetler döneminde de mutlaka Elâzığlı bir bakan olurdu. Nasıl olurdu? CHP hükûmetleri döneminde CHP'nin bakanı vardı. 1980 sonrası Anavatan Partisi iktidar oldu, Elâzığ milletvekilleri arasından Anavatan Partisinden bakan oldu. Doğru Yol Partisi iktidar oldu, Doğru Yol Partisi milletvekilleri arasından Elâzığ milletvekili bakan oldu. Refah Partisi iktidar oldu, Refah Partililer arasından Elâzığ milletvekili bakan oldu. Yani bakanlık verilmeyen tek il Elâzığ, AK PARTİ hükûmetleri döneminde oldu.

Bunu niye anlatıyorum? Bugün Sayın Cumhurbaşkanımız Mecliste bir konuşma yaptı grup toplantısında, grup salonunda. Elâzığ'daki hizmetlerle ilgili Sayın Genel Başkanımızı Elâzığ'a davet etti. "Git Elâzığ'ı gör, oradaki hizmetleri gör." Ama biz bundan yirmi gün önce, Cumhuriyet Halk Partili 30 milletvekili Elâzığ'a gittik. Elâzığ'da yaşanan sorunları, sıkıntıları, depremden kaynaklı mağduriyetleri yerinde gördük ve bir rapor hazırlayarak Elâzığ kamuoyunun, Meclis kamuoyunun, Türkiye kamuoyunun bilgisine sunduk. Şimdi, ben buradan AK PARTİ Grup Başkan Vekiline bir çağrı yapıyorum: Sanıyorum ki Elâzığ halkının beklentileri, talepleri, sorunları, depremden kaynaklı yaşadıkları mülkiyet haklarıyla ilgili hak kayıpları herhâlde, yeteri derecede hâlâ anlaşılmış değil. Biz on beş gün önce 30 milletvekiliyle gittik… Ama buradan AK PARTİ Grup Başkan Vekiline şu çağrım var: Eğer sizin yüreğiniz yetecekse, yalnızca protokol gezilerine katılarak değil, Elâzığ'a gelin, 50 milletvekiliyle gelin, 100 milletvekiliyle gelin Gazi Caddesi'nde gezin, Rüstem Paşa'ya gidin, Mustafa Paşa'ya gidin, Abdullah Paşa'ya gidin, konteyner kentlere gidin, oradaki insanların mağduriyetini görün, Elâzığ'a aslında kimin gidip gidemeyeceğini de görün ve fark edin.

Ve değerli milletvekilleri, Elâzığ'da gerçekten bir mağduriyet var. Bakın, Elâzığ'da bir üniversitemiz var, üniversitemiz Türkiye'nin en köklü üniversitelerinden biri ama Elâzığ bir üniversite kenti değil, Elâzığ'da ovalarımız var ama Elâzığ bir tarım kenti de değil, Elâzığ'da organize sanayi bölgelerimiz var ama Elâzığ sanayi kenti de değil, Elâzığ'da turizm potansiyeli olan yerlerimiz var, tarihî mirastan gelen Harput gibi Sivrice Hazarbaba Dağı, Hazar Gölü gibi, tarihî Palu gibi tarihe mal olmuş yerlerimiz var ama Elâzığ bir turizm merkezi de değil. Elâzığ kendi kaderine terk edilmiş, AK PARTİ'li iktidarlar döneminde hep şu bakış açısıyla bakılmış: Ya gitsek de gitmesek de ilgilensek de ilgilenmesek de kime oy verecekler, zaten bize oy verecekler. Ve doğru, vermişler, hakikatten vermişler ama artık tablo öyle değil. Bundan sonra bizim hedefimiz burada yalnızca Cumhuriyet Halk Partisinden seçilmiş tek milletvekili olarak burada oturmak değil, Millet İttifakı'ndan burada en az 3 milletvekiliyle oturmak. (CHP sıralarından "Bravo" sesleri, alkışlar) ve bunu, bunu…

SELAMİ ALTINOK (Erzurum) - Gürsel Bey var mısın…

GÜRSEL EROL (Devamla) - Sayın Müsteşarım, özel görüşürüz, buyurun.

SELAMİ ALTINOK (Erzurum) - Var mısın iddiasına?

GÜRSEL EROL (Devamla) - Varım, varım, istediğiniz her iddiaya varım ama Sayın Müsteşarım, Sayın Genel Müdürüm. Size de bir çağrı yapmak isterim: Siz 50 milletvekiliyle gelin, ben de tek başıma geleyim, Gazi Caddesi'nin bir kaldırımında siz gezin, diğer kaldırımında ben gezeyim. (CHP sıralarından alkışlar) Bakın, gerçekten bu halkın, Elâzığ halkının beklentilerine Elâzığ'ın sorunlarına AK PARTİ mi sahip çıkmış orada milletvekili olarak ben mi sahip çıktım?

GÜRSEL EROL (Devamla) - Doğru işler yapıldı mı? Tabii, doğru işler de yapıldı, ben yapılan işleri yok saymıyorum ama…

GÜRSEL EROL (Devamla) - …eksik işler yapıldı, mülkiyet haklarıyla ilgili, vatandaşın talepleriyle ilgili, fakir fukaranın sorunlarının çözülmesiyle ilgili bir sürü mağduriyet yaratıldı, size bir iki örnek vereyim, bakın bir iki örnek vereyim. Ben yalnızca konuşmamı… Gerilim ve karşıtlık üzerinden siyaset yapan birisi değilim, doğru işlerde yanında duran birisiyim ama yanlış işleri de tarif eden, doğrunun nasıl yapılması gerektiğini söyleyen birisiyim.

Geçen Sayın Cumhurbaşkanımız Elâzığ'a geldi, ben devlet protokolünde yerimi aldım ve Cumhurbaşkanını karşıladım. Devlet adamı kimliğiyle, sıfatıyla gelirse ben de Türkiye Büyük Millet Meclisinin milletvekili olarak devlet protokolünde olan yerimi alırım. Onun için, konuşmalarımı ciddiye alın. Benim konuşmalarım burada yalnızca eleştiri üzerine kurgulanan bir konuşma değil, Elâzığ'ın beklentilerini, mağduriyetini gündeme getiren konuşmalar.

Şimdi, Elâzığ'a nasıl farklı davranırız, birkaç örnek vereceğim. Giresun'da sel baskını oldu, İzmir'de deprem oldu, oralardaki esnaflara 50 bin lira hibe verildi. Doğru mudur? Evet, son derece doğrudur; doğru bir iş yapıldı ama Elâzığ'daki deprem mağdurlarına, esnafa 50 bin lira kredi verildi. Şimdi, Anayasa'nın eşitlik ilkesine göre, yurttaşlar arasında ayrım yapamazsınız.

ÖZNUR ÇALIK (Malatya) - Yüzde sıfır faizle verildi.

GÜRSEL EROL (Devamla) - Giresun'da, İzmir'de verdiğiniz 50 bin lira yardım, hibe doğru bir karar karardır. Peki, Elâzığ'da niye kredi verdiniz, Elâzığ'da da hibe verseydiniz? Giresun'un bir ilçesinde sel baskını oldu, Giresunspor'a yardım amacıyla, sosyal hayat devam etsin diye, 25 milyon lira yardım ettiniz. Doğru mudur? Evet, doğrudur, keşke imkânlar olsa 50 milyon verseydiniz. Peki, tarihe mal olmuş Elazığspor şu anda kapanma riskiyle karşı karşıya. Binali Bey Sayın Başbakanken Başbakanlık sıfatıyla geldi, Elâzığ PTT Meydanı'nda "Elazığspor'un fahri başkanı benim." dedi "Elazığspor'un bütün sorunlarını ben çözeceğim." dedi ama seçim bitti, her şey bitti. Daha bundan on beş gün önce, Sayın Cumhurbaşkanının geldiği dönemde Çevre ve Şehircilik Bakanımıza talimat verildi "Elazığspor'a sahip çıkın." diye ama yine, Sayın Cumhurbaşkanı gitti, Bakan gitti, her şey bitti.

Şimdi, iller arasında, vatandaşın mağduriyetleri arasında, beklentileri arasında Hükûmet farklı davranamaz.

GÜRSEL EROL (Devamla) - Hükûmet bir ilde farklı, diğer ilde farklı davranamaz. Hükûmet bir taraftaki mağdura farklı, diğer taraftaki mağdura farklı davranamaz. Giresun'da esnafa ne verdiyseniz, İzmir'de esnafa ne verdiyseniz Elâzığ'da da aynısını istiyoruz. Giresunspor'a ne verdiyseniz, Elazığspor'a aynısını istiyoruz. (CHP sıralarından alkışlar) Malatya'ya ne verdiyseniz, Sivas'a ne verdiyseniz, Diyarbakır'a ne verdiyseniz, Bingöl'e ne verdiyseniz, Erzincan'a ne verdiyseniz, Maraş'a ne verdiyseniz, Antep'e ne verdiyseniz, Van'a ne verdiyseniz… Bakanlık verdiniz. Ben muhalefet partisinin milletvekili olarak diyorum ki, eğer Bakanlar Kurulunda bir revizyon gündeme gelecek olursa Elâzığlı birisine de Bakanlar Kurulunda yer verin, yer verin ki bugüne kadar çözülmeyen sorunların çözümüne katkı versin. Ben bu kadar açık, net konuşuyorum. Yoksa, yoksa şunu ifade ediyorum: Elâzığ'la, Elâzığlılarla dalga geçmeyin, Elâzığlılar, bakın, Elazığlılar kendi duygularıyla, kendi gelecekleriyle, umutlarıyla dalga geçeni hayatı boyunca affetmez.

GÜRSEL EROL (Devamla) - Size nasıl bilgi verilir, ben bilmem ama ben sizi Elâzığ'a davet ediyorum.

GÜRSEL EROL (Devamla) - AK PARTİ'li milletvekillerini Elâzığ'a davet ediyorum, gelin, hem oradaki vatandaşın çaresizliğini, umutsuzluğunu, beklentisini görün hem de "Elâzığ'da gerçekten bu vatandaşa biz ne yapmışız, bu Elâzığ'a biz ne yapmışız?" diye görün. Elâzığ'da yapılan bir tek fabrika yok on dokuz yıl içerisinde. Sayın Milletvekilim var mı, siz de komşu ilimizin milletvekilisiniz? Bir tane fabrika yok. Yatırımlar var mı? Evet, Elâzığ'da yatırımlar var, kamu yatırımları var ama kamu yatırımları ne yatırımları?

ÖZNUR ÇALIK (Malatya) - Elâzığ'a tam 16,5 milyar yatırım yapıldı.

GÜRSEL EROL (Devamla) - Kamu yatırımları, üretim değerleri üzerinden istihdam alanı yaratacak yatırımlar değil, ne yatırımları? Kömürhan Köprüsü, Kömürhan Tüneli, bu yapılması gerekli olan bir yatırım mı? Kısa vadede hayır, uzun vadede evet. Kısa vadede önceliğimiz ne? Önce ovalarımızın sulanması, önce tarımın canlandırılması, istihdamın yaratılması. Peki, Kömürhan Köprüsü'yle Kömürhan Tüneli ülke ekonomisine ve seyahat edenlere zaman olarak ne kazandırdı? Bir buçuk dakika, zaten o yol duble yol, duble yol, bir buçuk dakika. Bir buçuk dakika zaman tasarrufu için kamu bütçesinden ne harcandı?

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

GÜRSEL EROL (Devamla) - 800 milyon.

GÜRSEL EROL (Devamla) - Bitiriyorum.

BAŞKAN - Buyurunuz.

GÜRSEL EROL (Devamla) - Bir buçuk dakikalık zaman tasarrufu için 800 milyon kamu bütçesinden para harcandı. Peki, bu 800 milyonu o tünele harcamak yerine Elâzığ'ın ovalarına, toprakla suyu birleştirip 70 bin Elâzığlıyı tarıma, üretime dâhil etseydiniz, Elâzığ ekonomisi canlansaydı, Elâzığ'da istihdam alanları yaratılsaydı daha iyi değil miydi? Yatırımlarınız nereye? Bölge müdürlüklerinin bina yapımına. Bakın, bir 2021 yatırımı da o. 2021 Yılı Yatırım Programı'na bakın: Yolların onarımı, kamu binalarının yapılması… Üretime dayalı bir anlayış, bir politika yok.

Son söz olarak şunu söylüyorum: Sayın Malatya Milletvekilim, komşu ilimin milletvekilisiniz, konuşmalarımı da dinliyorsunuz; heyetin başkanlığını siz yapın, o heyete ben de katkı vermek isterim. AK PARTİ'li milletvekillerini Elâzığ'a davet ediyorum.

Hepinize saygılar sunuyorum. (CHP sıralarından alkışlar)

Bakmadan Geçme