Türkiye'nin Büyümesi 2019'da da Sürecektir
Türkiye'nin büyük bir pazarı olduğunu belirten MÜSİAD Elazığ Şube Başkanı Hasan Uzun, ülkenin içinden geçtiği dengelenme sürecine karşın, 2019 yılında da pozitif büyüme performansının sürdürüleceğine inandıklarını söyledi.
Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Elazığ Şube Başkanı Hasan Uzun, ekonomik dengeleme ve büyüme süreci ile ilgili açıklamada bulundu.
Uzun yaptığı açıklamada," Yatırımlar için oldukça elverişli demografik yapısı, genç nüfusu ve yeni ekonomi için gereken faaliyetlere açılan alanlarıyla oldukça büyük bir pazar olan Türkiye, içinden geçmekte olduğu dengelenme sürecine karşın, 2019 yılında da pozitif büyüme performansını sürdürecektir. 2018 yılının ilk çeyreğinde yüzde 7,2 büyüyen Türkiye ekonomisi, yılın ikinci çeyreğinde yüzde 5,2 büyüyerek güçlü büyüme performansını sürdürmüştür.
Bu dönemde tüketim ve yatırım harcamalarının GSYİH büyümesine yaptığı katkı beklentilere paralel gerçekleşti.Dikkatleri çeken nokta ise net ihracatın katkısıdır. Geride bırakmış olduğumuz üçüncü çeyrekte ve içinde bulunduğumuz dördüncü çeyrekte ekonomik aktivite de gözlenen yavaşlamaya karşın, net dış talepten alınan destekle birlikte yıl sonu büyüme oranının yüzde 4 ile yüzde 4,5 bandında olacağını tahmin ediyoruz"dedi.
Temmuz, Ağustos, Eylül ve Ekim aylarında dış ticaret açığında gözlenen daralmanın daha da belirgin hale gelmesinin, net ihracatın büyümeye katkısının yılın 3'üncü ve 4'üncü döneminde de sürdüğünü vurgulayan Uzun,"Dış ticaret açığındaki daralmanın etkisiyle cari işlemler dengesi de Ağustos ve Eylül aylarında fazla vermiş oldu. Ayrıca Ağustos ayında yaşanan kur manipülasyonunun nedeniyle piyasalarda oluşan belirsizlik dönemini fırsat bilip fiyatlarını makul seviyelerin çok üzerinde artıran bazı fırsatçıların etkisiyle, enflasyon oranı hızlı bir şekilde artış kaydetmişti. Kasım ayı itibarıyla enflasyon oranında başlayan gerileme sürecinin önümüzdeki aylarda da süreceğini öngörüyoruz. Yılın son çeyreğinde yaşanan gelişmeler, Türkiye ekonomisinde dengelenme sürecinin hız kazandığına işaret etmektedir.
Küresel ticarette belirsizliklerin olduğu, ticaret savaşları ve yeni korumacılık gibi kavramların ön plana çıktığı böylesi bir dönemde, siyasi ve ekonomik anlamda istikrarını tesis etmeyi başarmış bir ülke olarak Türkiye, muadillerinden pozitif ayrışmaktadır. Gelişmekte olan ülkelerden para çıkışlarının olabileceği, büyüme performanslarının düşeceği ve kurların üstünde bir miktar etki yapabileceği beklentilerin olduğu böyle bir dönemde ülkemize sıcak sermaye girişi de sürmüştür"ifadelerine yer verdi.